İstanbul
10 Aralık, 2024, Salı
  • DOLAR
    34.06
  • EURO
    37.74
  • ALTIN
    2730.4
  • BIST
    9833.22
  • BTC
    57646.840$

TÜRK SU ÜRÜNLERİ SEKTÖRÜNDE PİYASA VERİLERİ TOPLAMA...

13 Aralık 2021, Pazartesi 02:04

TÜRK SU ÜRÜNLERİ SEKTÖRÜNDE PİYASA VERİLERİ TOPLAMA ve DEĞERLENDİRME ÖNERİLERİ, ELEKTRONİK MEZAT ÖN GEREKSİNİMLERİ ÜZERİNE BİR ANALİZ

Yönetici Özeti

Su ürünleri sektöründe, tüm Dünya’da da olduğu gibi, bilhassa avcılık ve ticari faaliyetlere ilişkin gerçek verilere ulaşımın ve sistemin tüm akışının kayıt altına alınmasının zorluğu bir gerçektir. Temel engelleyici unsurlar olarak haksız rekabet, kayıt dışı maliyetler, kural dışı olabilecek faaliyetlerin varlığı, vergiden kaçınma gibi gerçekler sıralanabilir.

Sektörün tüm alt sektörleri ile veri toplama, doğrulama ve akış sisteminin içine sokulabilmesi ve izlenebilmesi için mevcut durumlar ve yaklaşımlar gerçekçi olarak değerlendirilmeli, teşvik edici, koruyucu ve mağduriyet giderici tedbirler doğru tespit edilmelidir.

Üretim ve ticaret faaliyetlerinin ve de paydaşların bütüncül olarak sürdürülebilirliğinin sağlanabilmesi için yapılacak değerlendirme ve planlamaların temelini teşkil eden doğrulanmış ve gerçek zamanlı verilerin toplanmasında, AB’de olduğu gibi, sektörel üretici örgütlerinin etkisi göz ardı edilemez.

Ürün akışı ve değer zinciri içindeki temel paydaşların tespitinden sonra, sisteme dahil edilmeleri durumunda oluşabilecek kayıpların telafisi ve etkinliği arttırılmış üretici örgütlerinin koordinasyonu ile kazanılacak avantajlar net olarak belirlenmeli ve sektörün desteğine sunulmalıdır.

Veri paylaşım ve gönüllü denetim sistemine dahil olacak gerçek ve tüzel kişilerin teşvik edilmesi amacı ile, altyapı, yatırım ve işletim destekleri dahil, vergi indirim, avantaj ve muafiyetleri, belgesiz masraf kalemlerinin belli bir oranda kabulü ve tayfa sigortalarında destekler gibi özel koşullar devreye sokulabilir.

Uygulanabilir bir plan dahilinde ve aşamalı olarak devreye sokulacak eylemler, yine plana bağlı hukuki ve fiziki altyapı, lojistik, insan kaynağı, bütçe, farkındalık gibi öğeleri ve gereksinimleri içermenin yanında, bilgi ve veri güvenliğinin sağlanmasına ve erişimin sınırlandırılmasına ilişkin yönetmelikleri de içermelidir.

GİRİŞ

Anadolu tarihin en eski balıkçılık ve pazarlama merkezlerinden biri iken ve sayısız teknik analiz, çalışma, rapor, öneri, plan ve düzenleme yapılmasına rağmen, Türk su ürünleri sektörünün bütüncül, gerçekçi ve kapsamlı olarak izlenebilirliği mümkün olmamıştır.

Sürdürülebilirlik, rekabetçilik, sektörel kalkınma ve adil paylaşım ilkelerinin yerine getirilebilmesi, sektör dayanıklılığının ve öngörülebilirliğinin arttırılması, yatırımların sağlıklı geri dönüşümünün hızlandırılması için gereksinim duyulan veri tabanlı Milli sektörel stratejilerin zamanında, yaygın ve doğrulanmış veri çeşitliliği olmadan kararlaştırılması ve uygulanması mümkün değildir.

Konuya sadece AB, OPY açışından karşılaştırma yaparak ve uyumun sağlanması için yapılması gerekenleri sıralayarak yaklaşmak; alışkanlıkların ve yanlış uygulamaların derinleşmesine, sosyo-ekonomik yapının bozulmasına, kayıt dışılığın ve haksız rekabetin artmasına, sonuçta sektörel sürdürülebilirlik riskinin artmasına mâni olamamaktadır.

Herhangi bir boşluk ve ihtiyaç analizinin başlangıcında yapılması gereken çok yönlü ve tarafsız GZFT ve sektörel sürdürülebilirlik analizleri olmalıdır. Bu analizlerin bileşenlerinin tespitinde ve değerlendirilmesinde de samimi ve birçok bakış açısını içinde barındırabilen, uygulanabilir, doğrulanabilir ve başarılı uygulamalardan destek alan bilgi, veri ve gözleme dayalı yaklaşımlar olmalıdır.

Öneriler doğrultusunda ve sektör paydaşları, sorumlular ve yetkililerin katkılarıyla, süreli ve bütçeli bir eylem planına bağlanmış, sektörün ve karar vericilerin desteğini almış bir sektörel sürdürülebilirlik ve kalkınma stratejisi planının yurt içinde ve dışında başarılı olmaması söz konusu değildir.

Sonuç olarak, Türk su ürünleri sektörünün sürdürülebilirliğinin garantisi olacak analiz, değerlendirme, öngörü ve önerilerin alt yapısını oluşturacak kapsamlı, gerçekçi, doğrulanmış verilerin neler olduğu, nasıl toplanacağı ve doğrulanacağı hususları bu analiz raporuyla değerlendirmeye sunulacaktır.

AB su ürünleri sektör yapılanması ve sürdürülebilirlik stratejilerine bir bakış

Avrupa Birliği Ortak Balıkçılık (Su Ürünleri) Politikaları, verimliliğin arttırılması; pazarların dengelenmesi; sağlıklı gıdaya erişim; tüketicilerin makul fiyatlarla su ürünlerine erişimi gibi hedeflerin sağlanması amacıyla 6 temel eksen üzerine oturtulmuştur;

  1. Balıkçılık Yönetimi (Başlangıçta avcılık temelli 5 eksen; kurallar “Direktifler”, ortak avcılık alanlarındaki haklar “Toplam Avlanılmasına Müsaade edilen Miktar ve Kota dağılımı”, desteklemeler “EMFAF”, denetimler “EFCA”, örgütlenme ve katılım “Üretici Grupları, Danışma Kurulları”, Bilimsel araştırmalar ve tavsiyeler “STECF-JRC” )
  2. Uluslararası Politikalar (Avcılık hakları, iş birliği, ticari kısıtlamalar vb.,)
  3. Pazarlama ve Ticaret Politikaları (Ortak Pazar Yapılanması)
  4. Politika Desteklemeleri (Avrupa Denizcilik, Balıkçılık ve Akuakültür Fonu,CINEA” altında“EMFAF”,)
  5. Akuakültür (Yetiştiricilik)
  6. Paydaş Katılımı (Görüş Paylaşım Prosedürleri, Bölgesel Danışma Kurulları)

Görüldüğü gibi 1970 yılından beri, hemen hemen her 10 yılda bir, önce ilgililerin ve kamuoyunun görüşlerine açılarak mevcut ve olası koşullara uyumlu hale getirilen mevzuat, bir bütün olarak uygulandığı için çoğunlukla başarılı olabilmiştir.

Ortak politikaların temelinde; örgütlenme ve paydaş katılımı, sürdürülebilirlik stratejileri, bilimsel temellilik, veri toplama/değerlendirme ve paylaşım, kaynak yönetimi ve desteklemeler olduğu gerçeği devam ederken; mavi büyüme, teknoloji ve yenilik, rekabetçilik ve korumacılık, ekosistem yönetimi gibi kavramlar da son revizyon önerilerinde ön plana çıkmaktadır.

Bütüncül ekosistem yönetimi stratejileri doğrultusunda AB, gerçekçi sektör ve çevresel değerlendirme ve öngörülerin temelinde doğrulanmış veri akışının olduğu bilinci ile, “Veri Toplama Çerçeve Direktifi” doğrultusunda FARNET, EUMOFA, EMODNET gibi elektronik ortam araçlarını devreye sokmuştur.

Bölgesel Danışma Konseyleri ve Katılımcı/Birlikte Yönetim yaklaşımları ile temel paydaşların sektör bilgilerine ve gerçeklerine ulaşımın sağlanmasının yanında, kararlar ve uygulamalar aşamasında gereken iş birliği ve destek olanağına da kavuşulması sağlanmaya çalışılmaktadır.

Benzer şekilde, küçük ölçekli paydaşların ortak ticari ve sosyal faaliyetlerle kapasite ve etki artırımını sağlamada etkin mevcut Kooperatif yapılarının yanında, başta arz-talep dengesinin, fiyat istikrarının sağlanması ve iç denetim hedefi olmak üzere planlı üretimin ve “Ortak Piyasa Düzeni” nin temel araçlarından biri olan “Üretici Organizasyonları/ Teşkilatları ” da 1980 revizyonunda işlevsel olarak devreye sokulmuştur.

Türkiye su ürünleri sektör yapılanması ve veri toplama uygulamaları

Avrupa Birliği’nde, Avcılık ve Yetiştiricilik ayrı olmak üzere ve Kooperatiflerle beraber “Üretici Grupları” kavramını oluşturan yapılanmalara benzer şekilde Türkiye’de “Üretici Örgütleri” tanımıyla “Üretici Birlikleri” adı altında benzer örgütlenmeler mevcuttur.

Gerek Avrupa Birliği’nde ve gerek de Türkiye’de, aynı meslek üyeleri (balıkçı) arasında iş birliği, dayanışma, sosyal ve ekonomik hakların temini ve korunması, girdi maliyetlerinin azaltılması, ortak fiyat belirleme ve benzeri temel hedeflerle kurulu olan su ürünleri kooperatiflerine OPY kapsamında “Üretici Organizasyonları” tanımı ile gönüllü örgütlenmeler desteklenmiştir.

Sektörel kapsamda, arz talep dengelenmesi, taban fiyat teşkili ve korunması için; piyasadan geri çekme, depolama, işleme, fiyat farkı desteği gibi çeşitli enstrümanları kullanarak bu müdahaleleri gerçekleştirebilecek kapasiteye ve etki alanına sahip, su ürünleri yetiştiriciliği ve açık deniz, kıyı, yakın kıyı, trol, uluslararası filo gibi alt gruplara ayrılmış “Üretici Birlikleri’nin EAPO ya bağlı olarak kurulması ve çalışması 30 yıl boyunca 2018 yılına kadar EMFF ve üye devlet finansal desteklere erişimleri sağlanmıştır.

Kendilerine, kooperatiflere ve özel sektöre verilen hal kurma ve bölgesel danışma kurulu üyeliği gibi hakların yanında, üyelerinin kurallara uyumunun denetimi, ürün sınıflandırması, desteklerin ve kontrollerin koordinasyonu gibi sorumluluklarla da kurumsal denetim ve cezai müeyyideye tabi olmaları sağlanmıştır.

Mevcut durumda, bu örgütler, AB su ürünleri sektörünün ve kamuoyunun da desteği ile gerek yetki ve sorumluluklar ve gerek de altyapı, insan kaynağı, devam eden EMFAF fonları ve finansal imkanlarla piyasa dengelenmesi ve sürdürülebilirlik konularında etkin konumdadırlar.

Türkiye’de ise kooperatiflere rakip olmak gibi bir yanlış bir algı nedeniyle, sadece su ürünleri sektöründe değil diğer üretim sektörlerinde de 5200 sayılı kanunla kurulmuş “Üretici Birlikleri” mevzuat, yetki ve sorumluluk sıkıntıları yaşamakta, AB’de işleyen ve OPY’ nin temel taşlarından biri olan sürdürülebilirlik, uyum, planlama, desteklenme, sorumluluk ve veri paylaşımı gibi temel konularda Türkiye ve Su Ürünleri Sektörü yinelenen sıkıntı, eksik ve krizler yaşayabilmektedir.

Yine de, her ne kadar bu “Birlikler” kapsam ve işlem açısından AB muadili olmaktan uzak ise de 2000’li yıllardan itibaren çeşitli ürün ve sektör bazında örgütlenmeler gerçekleştirilmiş ancak yukarıda değinilen temel stratejik eksiklikler nedeni ile su ürünleri sektörü başta olmak üzere, Kooperatif ve Kooperatif Birlikleri ile uyum ve sorumluluk dağılımı, istikrarlı ve planlı üretim, ürün standartı ve derecelendirmesi, pazarlara erişim, gerçek ve eşzamanlı veri aktarımı ve tabi ki sürdürülebilirlik gereksinimlerinin karşılanması başta olmak üzere, temel konularda uyum ve denge sağlanamamıştır.

Bilindiği gibi su ürünleri verilerinin toplanması ve yayınlanması işlemi, diğer kamusal verilerin toplanması ve paylaşımı ile ilgili kanun ve yönetmelikler gereği, TUİK tarafından yapılmaktadır. Avcılık filosu ve yetiştiricilik tesislerinin sayısı, cinsi ve kapasiteleriyle ilgi bilgiler Tarım ve Orman Bakanlığı, Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü tarafından karşılanmakta, ihracat ve ithalata ilişkin veriler de Ticaret Bakanlığı ve DEİK tarafından, bölgesel ve il bazlı Oda ve İhracatçı birliklerinin de katkıları ile, sağlanmaktadır.

Anket usulü ve karşılaştırmalı doğrulama yöntemi ile toplanan, bilhassa avcılık ve ticaret ile ilgili su ürünleri verilerinin gerçekçiliği uzun yıllardan beri tartışma ve tereddüt konusu olmaktadır. Sektörün kendi paydaşlarının da ifade ettiği gibi, birçok neden ve gerekçe ile temel veriler yetkililerce paylaşılmamaktadır.

Başlıca nedenleri sıralamak gerekirse;

  1. Bilgilerin nerede ve nasıl kullanılacağına ilişkin güvensizlik veya bilgi eksikliği
  2. Gerçek faaliyet bilgilerini vermenin kişisel ve sektörel faydaları hususunda tereddütler
  3. Bilgilerin doğrulanamayacağı veya denetlenemeyeceğine olan inanış
  4. Bilhassa avcılık faaliyetlerine ilişkin paydaşların mercek altında olduklarına ve haksız yere suçlandıklarına ilişkin ön yargı
  5. Vergiden kaçınma
  6. Kurallara ve yönetmeliklere uygun olmadığı şeklinde değerlendirilebilecek faaliyetlerle ilgili bilgiyi vermekten kaçınma
  7. Kayıt dışılık nedeniyle oluşmuş haksız rekabetten korunma
  8. Meslek kaydı olmayan kişilerce yapılan avcılık ve ticari faaliyetlerin kayıt altına alınamaması
  9. Faaliyet dışılık veya aykırılık olarak algılanılabilecek bilgiyi vermekten kaçınma
  10. Ön ödeme, sezonluk veya geçici işçilik, primler ve çalışma saatlerinin bildirilmesi veya hesaplanması gibi sıkıntılar
  11. Iskarta, satıştan geri çekme, zayiat gibi önemli miktarlara ulaşabilecek verilerin çeşitli nedenlerle beyan edilememesi
  12. Son müşteri olan perakende ve/veya otel/restoran kesiminde yerleşik olan açık hesap sistemi
  13. Belli bir miktar (50 kg) altında avın kayıtlı olmaması kuralından kaynaklanan veri tutmama veya bildirmeme alışkanlığı
  14. Kendi tükettiği veya ikram ettiği ürünlerde, bilhassa şahıs işletmeleri için beyan ve masraf gösterme imkânı olmaması
  15. Beyan işleminin genellikle komisyoncu veya tüccar tarafından koordine edilmesi
  16. Bilhassa şahıs ve aile işletmelerinde kurumsallaşmaya geçişin sağlanamamış olması
  17. Ortaklıklarda dahi faaliyetlerin, gelir ve giderlere ait bilgi ve verilerin tutulmasına rağmen “gizli bilgi” olarak değerlendirilmesi
  18. Gerçek bilgileri vermenin veya kayıt altına aldırmanın kendilerine zarar verebileceği önyargısı
  19. Sektör paydaşlarının veya tepe oyuncularının baskısı ile oluşmuş standart beyanlara uyma eğilimi
  20. Taze soğutulmuş balık toptan ve perakende satışta uygulanan ve KDV alacağı doğuran farklılıklar
  21. Tüm avın beyan sistemine dahil olması durumunda, boy yasağında %15, arızi avda %5 olan sirküler kurallarına uyumun göz ardı edilip edilmeyeceği hususundaki eksiklik

AB’de 2015 yılında, istenmeyen, hedef veya kural dışı avın ölü halde denize geri bırakımının engellenmesi ve seçici avcılığı teşvik etmek amacıyla yürürlüğe konan “karaya çıkış zorunluluğu”, çoğu üye ülke için, bazı istisnalar ve geçiş dönemi hariç,  Ocak 2019 da yürürlüğe girmiştir. Ancak bu durum bile bazı avlanma metotlarında ve av türlerinde %50 ye vardığı öngörülen atık avın azaltılmasında çok fazla faydası olmamış ve hatta avcılığa bağlı veri paylaşımında da eksik beyanlara neden olmuştur. 

Bu nedenle, bilhassa ICES önderliğinde, paydaşların çeşitli avcılıktan bağımsız verilerin toplanmasında ve doğrulanmasında aktif görev alabilmeleri ile ilgili çalışmalar ve metodoloji hazırlıkları yürütülmektedir.

Unutulmamalıdır ki gerçek ve doğrulanabilir su ürünleri faaliyetleri ve ticareti ile ilgili bilgilere ulaşmak Dünya’nın her yerinde zordur ve başlıca destekleyici enstrümanlar teşvikler, primler, imtiyazlar, özel muafiyetler, desteklemeler, ciroya veya veri paylaşımına bağlı özel krediler ve hibeler, katılımcılık ve kayıtlılığın sağlayacağı faydalar olarak özetlenebilir.

Veri paylaşımının gerçekçi olmasını teşvik edici olması amacıyla yaygın olarak kullanılan araçlardan biri ortak kazanım ilkelerinin ön plana çıkarılmasıdır.

Bu ilkelerin en eski ve en güzel örneklerinden birisi tabi ki mikro ölçekli aynı meslek sahiplerinin, mesleki ve sosyal dayanışmanın yanında,  girdi maliyetlerinin düşürülmesi ve ortak pazarlık yapılabilecek miktarlara birlikte ulaşım amaçlı kurulmuş üretim ve ticaret kooperatifleridir.

Ancak bu tür örgütler, her ne kadar çok önemli bir sosyal ve çevresel sürdürülebilirlik örneği olma potansiyeline sahip olsalar da sürdürülebilirliğin temel ayaklarından biri olan ekonomik alanda arz-talep ve fiyat istikrarı gereksinimlerini karşılayabilecek kapasitelere ve etki alanlarına erişimde zorluklarla karşılaşabiliyorlar.

Bu tespitten hareketle uygulamaya konular strateji ve politikalar gereği, AB’de iç denetim ve takip mekanizmalarının başında üyelerinin faaliyetlerine ilişkin bilgi toplama, kontrol, müdahale, fiyat istikrarı görevi ve sorumluluğu verilmiş “Üretici Teşkilatları” yer almaktadır.

Veri akışı ve doğrulanması analizi

Ülkemizde ise, su ürünlerinde üretim ve ticaret verilerine ulaşım veya doğrulama amacı ile çeşitli üretici gruplarının devreye sokulması, bir plan ve program dahilinde uygulamaya konulabilir olarak düşünülmektedir.

Konuyla ilgili değerlendirilmeler sırasında göz önünde bulundurulması gerekebilecek bazı ön gereksinimler aşağıda değerlendirmeye sunulmuştur;

  1. Veri toplama sistemine dahil edilecek üretici gruplarının tüzüklerinde tadilat gerektiren yetki ve sorumluluklarının uygulanabilmesi için gerekli mevzuat değişiklikleri
  2. İş birliği yapılacak veya destek alınacak kamu kurumları ile detaylandırılmış anlaşma ve iş birliği protokolleri
  3. İlgili örgütlerin gerekli durumlarda çalışma bölgeleri dışında da doğrulama amaçlı görevlendirilebilmesi için gerekli çoklu yönetmelikler
  4. Resmi ve Üçüncü taraf kontrol ve denetim sisteminin ilgili örgüt sorumluluklarını da içerecek ve standart çeki listeleri dahilinde denetimlerini sağlayacak şekilde görevlendirilmesi
  5. Yukarıdan aşağı desteklemelerin ve sahiplenmenin yanında, tabandan yukarı onaylanma ve katılımın sağlanması amaçlı etkin bilgilendirme, farkındalık ve teşvik mekanizmaları
  6. Sertifikalandırılmış İnsan kaynağı
  7. Altyapı ve Lojistik ihtiyaçları
  8. Sektörel farkındalık, kabullenme ve iş birliği
  9. Korumalı sabit ve gezici elektronik iletişim ve analiz sistemleri
  10. Mevcut dijital takip, izleme ve kayıt sistemleri ile entegrasyon için gerekli yasal altyapı
  11. Yetkili ve sorumlu kamu kurumları ve gerekirse kolluk kuvvetleri ile iş birliği ve destekleme altyapıları
  12. Sisteme dahil olan örgütlerin, üyelerinin ve gönüllülerin çok-yönlü kazanımlarının ve avantajlarının önceden tespiti ve karşılanması için bütçe, tanıtım, bilgilendirme, pazarlama önceliği, muafiyetler ve benzeri teşvik edici ve farkındalık yaratıcı eylemlerin gerekliliklerinin sağlanması
  13. Mevcut alışılagelmiş sistemin unsurlarının değişime karşı doğal olarak gösterecekleri direncin ne şekilde yönetileceğinin tespiti
  14. Herkesin faydasına olacak, olası zorluk, mağduriyet ve kayıpları telafi edecek, gerçek ve tüzel kişilerin sürdürülebilirliğinin korunacağı şekilde ve belirli bir süre içinde geçişin sağlanması için her türlü değerlendirme ve planın mevcudiyeti, karar verici ve uygulayıcıların desteği
  15. Bilhassa açık hesap ve kayıt dışılığın yarattığı ortamın düzenli hale getirilebilmesi için gerekli, üretim ve faaliyetlere ilişkin kurallara uyum, sigorta, kredi ve vergi temel başlıklarında teşvik edici ve haksız rekabeti sağlayıcı tedbirlerin, sektör desteği ve iç denetimiyle devreye konulması için çok-yönlü planlama ve uygulamalar
  16. Gerektiğinde Oda’lar ve Meclisler gibi çatı örgütlerinin, onların altyapılarının devreye sokulabilmesi için gerekli plan, anlaşma ve protokoller….

Örgütlerin nasıl, ne şekilde, hangi yetki, sorumluluk ve desteklerle veri toplama, iletme mekanizmasının içinde yer alacağı, 3. taraf doğrulamanın nasıl ve kim tarafından yapılacağı gibi temel hususlar, paydaşların görüşleri ve tavsiyeleri doğrultusunda, önce bir pilot uygulama ile denenmelidir.

Başlangıç olarak gerekli sertifikalı eğitim sonrasında, sorumluluk alan üretici gruplarının ilgili elemanları vasıtasıyla menşei belgesi tanzimin yanısıra, ürün kalite ve sınıflandırılması ekspertiz hizmetleri, dijital sistem kaydı, barkodlama, gerekirse ürünle ilgili fiziki ve biyolojik verilen toplanması ve kayıt işlemleri gibi ücretlendirilebilir hizmetleri sunmaları yönetmelikle gerekçelendirilebilir.

Tüm bu planlama ve uygulamalarda, veri güvenliğinin ve kaynaklarının gizliliğinin sağlanması, kademeli ve izlenebilir erişim izinlerinin tespiti, paylaşım çevreleri ve içerikler huşuları en başta tespit edilmeli ve yönetmeliklerle güvence altına alınmalıdır.

Unutulmamalıdır ki, su ürünleri sektöründe ürün girdi ve çıktılarının tespit ve takibi amaçlı “Değer Zincirleri” nin temeli mantıksal ürün akış çerçevelinde ürün ve fiyatlardaki farklılıkların gerçekçi tespitinden geçmektedir.

Kafesten, ağdan veya işleme hattından çıkan ürünün iç pazarda son tüketiciye ulaştırıldığı tezgah, market, büfe veya restoranlardaki izlenebilirlik sistemine dahil edilebilmesi için gerekli hukuki ve lojistik alt yapı, teşvik ve yaptırımlar ilgili kamu kurum ve kurumları başta olmak üzere sektörle beraber, ilerde ihraç pazarlarının getirebileceği “Yeşil Mutabakat” ve “Çevreye Duyarlılık”, “Sürdürülebilir Ürün” ve benzeri zorunluluklara uyum hazırlığı olacak şekilde, planlanması ve uygulanmaya geçilmesi sektörün sürdürülebilirliğinin sağlanması açısından da önemlidir.

Öneriler ve ön değerlendirmeler

Her ne kadar sektör ve piyasa verilerinin doğrulanması için ihracat rakamları, işlenmiş ürün verileri, hal ve karaya çıkış noktası rüsum belgeleri, tezgâh/büfe/restoran verileri değerlendirilebilir ise de, elektronik ürün izlenebilirliğinin sağlanması ve kontrolü temel ürün değer zinciri takip ve analiz gereksinimidir.

Sektörel paydaş ve uzmanların da katılımı ile, hangi verilerin ne şekilde ve ne amaçla toplanıp değerlendirileceğine karar verilmesi iyi örnek olarak önerilmekte ise de, başlangıç olarak “ekosistem yönetimi ve bütüncül sürdürülebilirlik” hedefiyle toplanabilecek ve değerlendirilecek verilere aşağıdaki örnekler verilebilinir.

“Hedef tür, Yan/Hedef dışı av, yabancı/istilacı türler, sürü kompozisyonu, indikatör tür verileri (örneğin; palamut, hamsi, aslan balığı vb.) , sosyo-ekonomik faaliyet sürekliliği, haksız rekabetin engellenmesi, kayıt-dışılık ve vergi kayıplarının engellenmesi vb.,”

Kafes, Tekne veya işleme hattının, Dünya’da da yaygınlaştığı şekilde, “Elektronik İzleme” sistemi içine dahil edilmesi, bir süre gönüllülük esaslı olarak pilot uygulamayla denenen sistemlerin uygulamaya katılanlara sağlayacağı sosyal ve ekonomik faydaların belirlenerek ön plana çıkarılması sonucu oluşturulan farkındalıkla, olgunluğa erişilince de yine aşamalı bir plan dahilde zorunlu hale getirilmesi ile mümkün olabilir.

Daha önce de belirtildiği gibi, ürün izlenebilirliğinin temel noktalarında biri olan elektronik mezat sisteminin oturulması da benzer bir stratejik eylem planı içinde değerlendirilebilir.

Elektronik mezat sisteminin tüm sektör paydaşlarının kabulü ve desteği ile ürün ve pazar izleme sistemine dahil edilebilmesi için kayıt altına alınmak ve veri paylaşımına gönüllü olarak katılımın sağlanması hususlarında sıralanan tespit ve gereksinimlerin haricinde göz önünde bulundurulmasında fayda görülen başlıca konular şöyle sıralanabilir;

  • Özellikler kooperatif üyesi veya bireysel yakın kıyı / küçük ölçekli ve genelde avlarını direk olarak son tüketici, tezgâh veya restoranlara veren üreticiler için, sadece net günlük ürün bilgisinin ve pazarlanma kaydının tutularak ilgililere verilmesi şartına bağlı ve (örneğin brüt asgari ücretin 1.5 katını aşmayacak ve sigorta desteği verilecek şekilde) vergi ve beyanname mahrumiyeti getirilebilir
  • İlk alım yapan tezgâh, restoran veya büfe gibi vergi mükellefi işletmelere ise ürünlerin net içerik ve özellik (Ortalama boy, ağırlık vb. gibi) bilgilerini içeren, balıkçının yeşil ruhsat bilgilerine ve imzasına haiz gider pusulası ile ve maliyet olarak ( örneğin günlük en yakın haldeki ortalama fiyatın üstünde %20’lik bir farkın da kabul edileceği şekilde) giderlere yansıtmasına olanak sağlanabilir
  • Benzer şekilde, ilgili KDV farkının ilk üretici veya perakendeciden tahsil edilmeyeceği şeklinde bir Maliye ve Ticaret Bakanlığı genelgesi ile gerçek veri paylaşımı teşvik edilebilir,  en kolayı ise taze soğutulmuş, bütün veya temizlenip dondurulmuş ve hatta çiğ ambalajlanmış su ürünlerinde KDV’nin %1 olarak uygulanması olabilir
  • Bu durumda tüm sektördeki girdilerde de izlenebilirlik ve gerçek veri kurallarına uyum ön şartı ve eksik beyanın cezalandırılması uygulaması ile KDV muafiyeti getirilmesi yerinde olabilir
  • Bu şekilde küçük ölçekli balıkçılarımızın seyyanen kendilerine verilen desteklerin karşılığında, günlük kilo sınırlaması olmaksızın, veri paylaşım ağına katılımları da sağlanabilinir
  • Hallerde ve karaya çıkış noktalarında ise, ön ödeme sisteminin resmi ciroya bağlı cazip koşullu sezona hazırlık kredileri ile üreticiye avantaj sağlayacak şekilde düzenlenmesi üreticinin elektronik mezat sayesinde kendi ürününün satışını takip edebilmesi açısından cazip olabilir
  • Ön hazırlık olarak, geleneksel mezat sisteminin resmi temsilciler (örneğin, Belediye, Ticaret Bakanlığı, Tarım ve Orman Bakanlığı, Üretici Örgütler, Hal Yönetimi gibi) tarafından ve kalite değerlendirme sistemi dahilinde, perakendeci, toptancı, komisyoncu/tüccar vb. arasında miktar, kapasite, destek ve muafiyet gibi farklılıklar göz önünde bulundurularak izlenebilirlik ve doğrulama amaçlı pilot belge ve kayıt uygulamaları yapılabilir
  • Benzer şekilde ürün sahibi balıkçı, yetiştirici, üretici örgütü, tüccar vb., için de teşvik amaçlı farklı kademelendirme ve sertifikalandırma yapılandırmaları dahilinde belgeleme ve takip araçları devreye konulabilir.
  • Kendi ürününü elektronik sistemde pazarlama kapasitesinde olan üreticiler için, belgesiz masraflar için, tayfa giderleri dahil, belli bir vergi indirimi uygulanırken, gerekli sınıflandırma, paketleme ve ambalajlama, buzlama veya şoklama/depolama, nakliye gibi lojistik ihtiyaçları avantajlı kredi ve desteklemelerle sağlanabilir, tayfaların asgari ücret üzerinden ferdi veya işveren sigorta prim ödemelerinde yarı yarıya Devlet katkısı desteği verilebilir
  • Gerekirse bu tür altyapı ve desteklemelerin belli bir kapasitedeki üretici örgütü / grubu tarafından koordinasyonu; veri akışının sağlanması, ürün kalitesinin derecelendirilmesi, standartlara ve kurallara uyumunun ön kontrolü, arz/talep dengesinin ve sürdürülebilirliğin sağlanması için piyasa ve ürün müdahale imkanlarının sağlanması gibi ek hizmetlerin verilmesi karşılığında yapılabilir
  • Bu durumda hizmetlerin üreticinin kabul edeceği miktar, oran ve etkinlikte olması ve kontrolü kamu yetkililerince sağlanırken, kapasitelerine göre ihtiyaç duyulacak altyapı ihtiyaçları ve operasyonel giderler başlangıçta, süreklilik sağlanana kadar, Kamu kaynaklarından karşılanmalıdır
  • Aynı şekilde sorumluluk alacak üretici örgütü, hallerdeki yetkili komisyoncu veya tüccarlarla, üyelerinin üreteceği veya ürettiği ürünlerle ilgili ve ürün standart ve özelliklerine bağlı sözleşmeler de yapabilirler ve ilgili su ürünleri halinde sadece yönetimde ve hal içinde fiziki olarak yer almayıp, iş birliği ve ürün ve avcılık türü bazında ihtisaslaşarak kayıt altına alınmasında da etkin olabilirler( Metro örneği)
  • Benzer altyapı, lojistik ve ürün değerlendirme, katma değerli ürün haline getirme, getirilmesine aracı olma ve geniş yurt içi, yurt dışı pazarlara erişim olanağına sahip komisyoncu veya tüccarların da “donatan” sıfatı da dahil kayıtların ve faaliyetlerin şeffaflığı ile kontrolüne onay vermeleri ve veri akış sistemine dahil olmaları durumunda, avantajlı kredi, teşvik ve hatta belli bir süre vergi indirimi de dahil desteklerden faydalandırılmaları düşünülmelidir
  • Tüm bu durumlarda temel kural anlık, gerçek, doğrulanabilir, denetlenebilir veri akış sistemine dahil olma ön şartı, aykırı durumlarda da ceza ve yaptırımlar olmalıdır
  • Bu şekilde erişim sağlanan ticari bilgilerin ne şekilde korunacağı, dahil olan gerçek ve tüzel kişi bilgilerinin kimlerle ve ne şekilde paylaşılabileceği, kimlerin ve ne aşamada sisteme erişimine izin verileceği, bilimsel ve balıkçılık yönetimi amaçlı bilgiler için de geçerli olacak şekilde, izlenebilirlik; hesap verebilirlik; öngörülebilirlik; şeffaflık gibi temel iyi yönetişim kuralları içinde olması kayıt ve garanti altına alınmalıdır
  • Sektör temel paydaşlarının görüş ve önerileri ile desteklerinin sağlanması aşamasından sonra denemelerin kontrollü olarak başlatılması gerekli düzeltmelerin ve iyileştirmelerin yapılmasına olanak verecektir
  • Sonuç olarak, tüm başlangıç ve geçiş olumsuzluklarının bertaraf edilmesi ve gerekirse telafi edilmesi için tedbir ve teşviklerle beraber, denetlenebilir ve hatta sektör tarafından iç denetime tabi olacak uygulamalara uyumsuzluk da mukabil yaptırım ve cezalara tabi olmalıdır…

Unutulmamalıdır ki, tüm yetkili ve sorumlu kurumlarla,  ilgililer ve sektör örgütleri ile eşgüdüm içinde götürülecek ön hazırlık ve istişare sonuçlarının kamuoyu ile ve çok yönlü gerekçeleri ile paylaşımı, gereken sahiplenme ve iç denetim mekanizmalarının oluşmasına katkı sağlayacaktır.

Benzer şekilde, yine başta gönüllülük esasına bağlı yerel veya kişisel uyumun çok yönlü avantajları, elektronik ve dijitalizasyon sistemleri ile uzaktan izleme, takip, karekod, markalama, menşei belgesi, mezat kayıt gibi hem haksız rekabeti önleyici hem de tüketiciye güven veren örneklerle ve tabi ki gözlem ve çapraz doğrulama ile sorumluluk alan üretici grupları vasıtasıyla ve sonrasında yetkili kuruluşlarca doğrulanıp teşvik edildiğinde, gerekli muafiyetler de sağlanırken, sürekli düzeltme faaliyetleri ile sistemin geçiş süreci tamamlanabilir.( AB ve ABD örnekleri, Elektronik Pazarlama Stratejileri)

Yeterli fonlar ve yönetmelikler, iş birliği ve katılım, sürdürülebilirlik ve hesap verilebilirlik, izlenebilirlik ve ön görülebilirlik, bilimsel temelli ve sosyal hassasiyetli ekosistem yönetimi temelli yaklaşım ve stratejiler doğal olarak ön gereksinimlerdir.

Son olarak ise, ticari veri harici, aktivite bazlı biyolojik, biyoçeşitlilik, ekosistem, ticari stokların durumu vb., gibi gerek balıkçılık ve gerek de balıkçılık dışı verileri doğrulayıcı nitelikte, gerek gözleme ve mevcut elektronik sistemlere bağlı ve gerek de av vasıtalarına ve mevcut veri toplama cihazlarına monte edilecek, veri toplanması ve paylaşımı metodolojisine üretici gruplarının dahil edilmesi ilgili eğitim, donanım ve teşviklerle sağlanırken, veri kaynağının gizliliğinin de örgütlerce güvence ve garanti altına alınması ve bu nedenle cezai takibe ve işleme alınmamaları sağlanabilir.

M.Binhan GANİOĞLU, Aralık 2021

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.